İstanbul’un fethi kadim tarihimizin altın sayfalarında yer alan eşsiz bir zafer olduğunun altını çizen Kabaktepe; “Sosyokültürel sonuçları açısından da dünya tarihinin en önemli dönüm noktalarından biridir.” Dedi.
İl Başkanı Kabaktepe, yayınladığı mesajının devamında şu görüşlere yer verdi;
Fetih ile insanlık açısından daha ziyade baskı, zulüm ve karanlıklarla tebarüz etmiş bir çağ kapanıp dünyanın gidişatını değiştiren yeni bir çağ açılmış, insanlığı birçok değerle tanıştıran medeniyetimiz çok geniş bir coğrafyayı derinden etkilemiştir. 29 Mayıs 1453’te sadece bir şehir değil, gönüller de fethedilmiştir.
Büyük bir askeri deha ve devrinin ilimlerinde yetkin olduğu kadar şair de olan ceddimiz Fatih Sultan Mehmet, “Hüner hem bir şehri bünyad etmektir / Hem halkın kalbini abad etmektir” demek suretiyle, fethin batılı muhayyiledeki işgal, ilhak ve zapttan çok öte bir anlamı haiz olduğunu en güzel şekilde ifade etmiştir.
Gerçekten de fethin, batılıların coğrafi keşifler ve sömürgecilik dönemlerinde insanlığın en acımasız örneklerine tanık olduğu gibi, bir toprağı zorla ele geçirip oradaki etnisiteyi, kültürel formları ve inanç değerlerini yok etmek veya zorla dönüştürmek olmadığı, İstanbul örnekliğinde bir kere daha dünyaya ispat edilmiştir.
Kuruluşundan itibaren değişik medeniyetlere, farklı devletlere ve kültürlere başkentlik yapmış olan İstanbul, Fatih Sultan Mehmet Han’ın adaletli ve insan yüzlü yönetimi altında özgürlüğün, hoşgörünün, çoğulculuğun ve bir arada barış içinde yaşamanın sembol şehri olmuştur.
Ecdadımızın köhnemiş bir şehre kazandırdığı bu çoğulcu ve müsamahakar çehre, sadece bizim değil, bizzat batılı tarihçi ve düşünürlerin de sitayişle dile getirdikleri hususlardandır.
İstanbul binlerce yıllık mazisi, dillere destan doğal ve tarihi güzellikleri ve çağdaş bir şehre yakışan imkanlarıyla, hem bir dünya kenti, hem de renkli ve zengin kültürel dokusuyla Türkiye’nin olduğu kadar insanlığın da özü ve özeti hükmündedir.
Medeniyetimizden aldığımız ışık, şuur ve ilhamla, bugün de bu aziz şehre hizmet etmenin, ceddimiz Fatih’in emanetine hakkıyla sahip çıkmanın azmi ve gayreti içindeyiz.
Nitekim peşpeşe hayata geçirdiğimiz Marmaray, Yavuz Sultan Selim Köprüsü, Avrasya Tüneli, İstanbul havalimanı, Millet bahçeleri, Şehir hastaneleri, Kuzey Marmara Otoyolu gibi devasa projeler, İstanbul’u dünyanın en önde gelen ticaret, ekonomi, finans, iş, sanat, kültür ve turizm merkezi yapma kararlılığımızın en güzel örnekleridir.
İnşallah önümüzdeki dönemde de, İstanbul’a her açıdan layık olduğu özeni gösterecek, başta Kanal İstanbul olmak üzere şehrimizi daha güzel yarınlara taşıyacak en güzel plan ve projeleri birer birer gerçekleştirmek için var gücümüzle çalışmaya devam edeceğiz.
Bu duygularla İstanbul’un fethinin 568. yıl dönümünü tebrik ediyor, bu eşsiz şehri bizlere miras ve emanet bırakan, başta ceddimiz Fatih Sultan Mehmet Han olmak üzere, fethin mimarlarını ve tüm aziz şehitlerimizi saygı, minnet ve rahmetle anıyor, İstanbullulara ve milletimize en kalbi şükran ve muhabbetlerimi sunuyorum.”