Alınan bu kararla birlikte 2,5 milyonu aşkın yolcuya hizmet veren metro alanları, Türkiye’nin en büyük ticaret merkezlerinden biri haline gelmiş olacak. İlk ihalenin 4 Ağustos’ta yapılacağı belirtildi.
Metro İstanbul olarak İBB’nin ortaya koyduğu ‘Adil, Yeşil, Yaratıcı Kent’ vizyonunu ulaşım alanında hayata geçirmek için çalıştıklarını belirten METRO İSTANBUL Genel Müdürü Özgür Soy, “Hızlı ve ekonomik ulaşım her vatandaşın temel hakkıdır.
Buna; konfor, dakiklik ve çevrecilik boyutu eklenince raylı sistemler ön plana çıkıyor. Kent içi hareketlilikte toplu taşıma, özellikle de raylı sistem kullanımının artması tüm dünyada gelişmişlik göstergelerinden biri olarak kabul ediliyor. Belediyemiz raylı sistem alanında son iki yılda çok büyük yatırımlar yapıyor. İstanbul’da aynı anda 10 metro inşaatı devam ediyor. 2020 ve 2021’de 3 yeni hat açılışı gerçekleştirdik” dedi.
“İSTANBUL’DA EN ÇOK TERCİH EDİLEN ARAÇ OLACAĞIZ”
Metro İstanbul olarak 33 yıllık işletmecilik tecrübesiyle İstanbul’daki toplu ulaşım operatörleri arasında İstanbul’un en çok tercih edilen toplu ulaşım aracı olduklarını ifade eden Genel Müdür Soy, şöyle konuştu:
“Başkanımız Ekrem İmamoğlu, ‘Raylı Sistemlerde Büyük Hamle’ sunumunda raylı sistemleri toplu ulaşımın omurgası haline getirme hedefinden bahsetmişti. Sürdürülebilir kentsel yaşam için düşük emisyonlu ulaşım türlerinin tercih edilmesi İstanbul için çok önemli. Hedefimiz İstanbul’da sadece en çok tercih edilen toplu ulaşım taşıtı olmak değil, İstanbul’da en çok tercih edilen taşıt olmak. Özel araç sahibi İstanbulluların da kent içi ulaşımda ilk tercihlerinin metro olmasını sağlamak.
Hedefimiz metronun toplu taşımacılıktaki payını yüzde 45’lere çıkarmak. Çok daha yüksek günlük yolcu sayılarına ulaşacağız. Bu da metro alanlarımızın ticari açıdan da değerinin her geçen gün artacağı anlamına geliyor. Biz İstanbullunun mutluluğu için çalışıyoruz. Dünyanın sayılı metropollerinden biri olan İstanbul’da geçirilen her dakikanın önemli olduğunun farkındayız.
Göreve başladığımız günden itibaren tren işletmeciliğini bir adım öteye taşımayı hedefledik. Zaten metro, İstanbullunun hayatına hız katıyor, biz buna ilave olarak metro alanlarını yolcularımızın bir dakikayı bile kaybetmeyecekleri şekilde kurguluyoruz. İstanbullunun metrolarını İstanbulludan gelen ses ile yönetiyor ve bu sesin beklentisini karşılayacak şekilde verdiğimiz hizmeti geliştiriyoruz. Yaratıcı kent değerimize paralel olarak; metro alanlarını, hızla geçilen tünelleri, kültür-sanat ve spor kavşakları ve ihtiyaçların karşılanabileceği çözümler ile yaşam alanlarına dönüştürmeyi hedefliyoruz” diye konuştu.
AÇIK ALANLAR İHALEYLE KİRAYA VERİLİYOR
İBB iştiraklerinden biri olarak kamuya ait bir birimde kamunun değerlerini dürüst, adil ve şeffaf hizmet ilkeleri ile yönettiklerini vurgulayan Özgür Soy, “Bu ilkelerden asla taviz vermeden, halka hesap vermek zorunda olduğumuzu hiçbir zaman unutmuyoruz. Bir süre önce ‘İstanbul senin!’ diyerek başlamıştık çalışmaya.
Madem ki İstanbul, İstanbullunun; bu kentte neler olup bittiğini bilmek, şeffaf bir kent yönetimi, açık iletişimden yana bir belediyecilik yaklaşımı da İstanbulluların en büyük hakkı. Bugün de işte tam bu nedenle; burada İstanbul’un metro alanlarını ticarete açtığımızı duyurmak, anlatmak, gelin siz de katılın demek için sizlerle bir araya geldik. Metro ticari alanlarını, herkese açık ihaleyle kiraya veriyoruz. Duymayan kalmasın! Metrolar, 2,5 milyonu aşkın yolcusu ve açılacak 132 mağazası ile marka ve girişimcileri bekliyor” diye konuştu.
“BÜYÜK KÜÇÜK HER İŞLETME İÇİN KÂRLI BİR YATIRIM OLACAK”
Metro İstanbul İşletmelerden Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Hakan Orhun da, İstanbul’a çok önemli bir değer katmanın heyecanını yaşadıklarını belirterek ticari alanlarla ilgili şu bilgileri verdi:
“İlk ihalemiz otomatlarla ilgili. İhale sürecimiz başladı ve 14 Temmuz’da sonuçlanacak. 3 otomat bölgemiz var. İkisi Avrupa, biri Anadolu Yakası’nda yer alan bu bölgelerde 279 adet otomat noktası belirledik. Bu noktaları belirlerken operasyonun sürdürülebilir olmasına özen gösterdik ve yolcularımızın en iyi hizmeti alabilmesini hedefledik. Bu nedenle daha önceden otomat işletmeciliği yapan firmalara odaklandık. Bunun dışında yüksek hizmet kalitesini sağlamak için otomatların sürekli çalışır durumda olmasını, ürünlerin kalitesi ve stok seviyesini sözleşmede belirlenen şartlar ile garanti altına alıyoruz.”